Görüntüsü büyük bir şırıngaya benzeyen Aeropress, aslında bir oyuncak tasarımcısı olan ve Aerobie şirketinin sahibi Alan Adler’ın icadı. 2005 yılından bu yana kullanılan Aeropress ile 20 ila 40 saniye aralığında oldukça kısa bir sürede bir fincan lezzetli kahve elde etmek mümkün oluyor. Yöntem oldukça basit. İnce öğütülmüş kahveye sıcak su ekliyor suyu öğütülmüş kahvenin içinden bastırıyorsunuz. Kahve filtreden direkt fincanın içine akıyor.
Alan Adler, yıllarca kahve demleme tekniklerine yönelik deneyler yaptıktan sonra kahvenin tadını etkileyen 3 önemli faktör olduğuna dikkat çekmiş ve bu üç faktörün aynı zamanda kahvenin kalitesinde de son derece etkili olduğunu fark etmiş. Bu üç faktörü de suyun sıcaklığı, taze çekilmiş kahvenin suyun içindeki durumu ve hızlı filtrelenmesi olarak açıklamış. Bu tasarımını da yine bu 3 faktörü baz alarak ortaya koyan Alan Adler böylelikle hayatımıza Aeropress’i dahil etmiş.
Aeropress, diğer filtre kahve demleme tekniklerine göre oldukça kolay bir teknik. Üstelik diğer filtre kahve demleme teknikleri gibi yer çekimi kuralları üzerine kurulmuş bir teknik de değil. İnce kağıt filtreyle temiz bir kahve demlenmesine yardımcı oluyor. En ideal Aeropress kahve tadı, ağız tadına göre değişiyor, bu yüzden herkes kendi damak zevkine hitap eden en uygun tadı deneyerek bulabiliyor.
Aeeropress yönteminde öğütülmüş kahve sıcak suya tamamıyla yedirildiği için aroma partiküllerinin hızlı ve kapsamlı ekstraksyonu sağlanıyor. Demleme süresinin 20-40 saniye aralığına düştüğü bu yöntemde geleneksel kahve demleme yöntemlerinde oluşan acı tat ortaya çıkmıyor. Ayrıca, hızlı demleme süresi sayesinde, Aeropress yöntemiyle yapılan kahvenin asidite seviyeleri geleneksel yöntemlerle yapılan kahveye göre çok daha düşük oluyor. Yapılan laboratuvar testleri, Aeropress’le yapılan kahvenin asiditesinin geleneksel metotların ortalama beşte biri olduğunu kanıtlamış. Bunun sonucunda, kahve severler midelerini rahatsız etmeyen bir kahve içebilme şansını bulmuş.
Aeropress’in bir diğer önemli özelliği ise diğer pres yöntemlerinin aksine mikrofiltrasyon kullanılması. Bu sayede leziz bir kahvenin yanı sıra kahve deneyimini pütürsüz bir içimle yaşatıyor.